Avrupa Birliği'ne girme umudumuz azaldı

Avrupa Birliği'ne girme umudumuz azaldı

Denizli Sanayi Odası AB Bilgi Merkezi'nin düzenlediği AB-Türkiye İlişkilerinde Ufuk Turu konferansında konuşmacı olan İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Genel Sekreteri Doç. Dr. Çiğdem Nas, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne gireceğini düşünenlerin oranının yüzde 3

A+A-

Denizli Sanayi Odası bünyesinde faaliyetlerini yürüten Denizli AB Bilgi Merkezi'nin düzenlediği AB - Türkiye İlişkilerinde Ufuk Turu: Doğru Bilinen Yanlışlar ve Güncel Gelişmeler konulu konferans, Pamukkale Üniversitesi Konferans Salonu'nda yapıldı. Toplantıda, Avrupa Birliği konusunda Türkiye'deki en etkin kuruluşlardan biri olan İktisadi Kalkınma Vakfı Genel Sekreteri Doç. Dr. Çiğdem Nas, Brüksel Temsilcisi Haluk Nuray ve kıdemli uzman Selen Akses değerlendirmelerde bulundu. 

İktisadi Kalkınma Vakfı Genel Sekreteri Doç. Dr. Çiğdem Nas, Türkiye-AB ilişkilerinde mevcut durum ve Türkiye - AB müzakere sürecinin dönüm noktaları hakkında bilgi verdi. Nas, toplumda AB'nin bir Hıristiyan kulübü olduğu, üyelik halinde vatandaşlara çifte standart uygulanacağı, egemenlik ve bağımsızlığın devredileceği ve kimlik kaybı yaşanacağı gibi doğru bilinen yanlışların olduğunu söyledi. Üyelik konusunda herkesin bir görüşünün olduğunu söyleyen Nas, bu görüşlerin doğru bilgiler üzerine kurulması gerektiğini, vakıf olarak çalışmalarında topluma doğru ve güncel bilgileri sağlamayı ilke edindiklerini belirtti. Vakıf olarak Avrupa Birliği'ne üyelik konusunda 18 ilde kamuoyu araştırması yaptıklarını belirten Nas, "Türkiye'de 18 ilde yaptığımız kamuoyu araştırmasında her 5 kişiden 4'ünün daha önce Avrupa Birliği'ni duyduğunu, ancak bilgi sahibi olanların sadece yüzde 14 oranında tespit ettik. Araştırmaya katılanların yüzde 61.8'i AB üyeliğini destekliyor, ancak Türkiye'nin AB üyesi olacağını düşünenlerin oranı sadece yüzde 30.1. Türkiye'nin AB'ye üye olacağı yönündeki beklentiler azalıyor. Türkiye, AB sürecini hızlandırmalı, bu konuda gerekli çalışmaları yapmalı" dedi. 

İKV Brüksel Temsilcisi Haluk Nuray ise, Türkiye'nin dış ticaret hacmini geliştirmesi için uluslararası değer zincirinin bir parçası olması gerektiğini, AB ile ABD arasındaki serbest ticaret anlaşmalarının bu haliyle kabul edilmesi halinde, Türkiye'nin oyun dışında kalabileceğini vurguladı. AB ve Türkiye için ilişkilerin hep inişli çıkışlı ve zor dönemlerden geçtiğini ifade eden Nuray, AB'nin Türkiye'den beklentisinin sürekli değişim yönünde olduğunu ancak AB'nin Türkiye konusundaki algısının da değişmesi gerektiğini belirtti.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.