Sami Öztürk Ankara'dan Yazıyor...

Sami Öztürk Ankara'dan Yazıyor...

Sami Öztürk Ankara'dan Yazıyor...

A+A-

Denizli'nin yakından tanıdığı Sami Öztürk AKİSHABER ailesine katıldı...

Günümüzde Kalite yaşamımızın her safhasında vazgeçilmez bir şekilde karşımıza çıkıyor.Her türlü ihtiyacımızı karşılarken, yaptığımız alışverişlerde, aldığımız hizmetlerde, resmi dairelerde, sokakta, trafikte, ailemizde kısacası yaşantımızın her alanında tüm gün, hafta, ay, yıl ve bir ömür boyunca kalite yaşantımızı kolaylaştırıyor.”Kalite bir yaşam tarzıdır” sloganında olduğu gibi anlamının gerektirdiği şekilde kaliteli yaşayanlar toplumun kalite seviyesini yükseltiyorlar.Ya diğerleri?Alışverişte müşteriyi kazıklayanlar , kalitesiz malları üretip, satanlar, vatandaşı kuyruklarda bekletip, insanımıza eziyet çektirenler, “Bugün git, yarın gel” anlayışındakiler, yerlere tükürenler, trafik magandaları, aile düzeni bozulmuş aileler ve çocukları....Bu örnekleri daha da çoğaltmak mümkün. Kalitesizliğin toplumumuza verdiği zararları yazılı ve sözlü basından ve ilişkide olduğumuz toplumun fertlerinden izliyor ve etkileniyoruz.

Uluslararası standartlar teşkilatı ISO tarafından hazırlanan Türkiye’de ve dünyada yaklaşık bir milyon firma tarafından uygulanan ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemleri firmalarda İşletme kalitesinin kontrol altına alınmasını sağlıyor. Yönetim şeklini profesyonel hale getiriyor. Aynı zamanda da sürekli iyileştirmeye, gelişmeye ve değişmeye imkan hazırlıyor. Ancak şimdilerde 1000-1500 TL para verilerek alınabilen bir belge haline geldi. Belgelendirme kuruluşlarını Akredite eden TURKAK bile bu kalitesizliğe engel olamadı.

ISO 9001 standartlarından daha üstün olan ve firmalarda topyekün Kalite anlamına gelen Toplam Kalite anlayışının ortak noktasını “insan” oluşturuyor. İnsan mesai saatleri içinde verilen emirleri yerine getiren bir makine veya robot değildir. Kainatın en yüce varlığı olarak yaratılan insan yer, içer, yaşar, düşünür, çalışır, eğlenir. O’nu sadece üretim aracı olarak görmek verimliliğini düşürmekte ve üretim kaybına neden olmaktadır. Madem “Kalite bir yaşam tarzı” ise insanın her anı kaliteli olmak zorundadır.

Kalite mesaiye başlarken giyilen, mesai sonunda çıkarılan bir elbise değildir. Kaliteli insan yaşamının her anını kendine, ailesine ve insanlığa faydalı işler yaparak değerlendir. Dünya üzerinde üretilen tüm ürün ve hizmetlerin amacı insanoğlunun daha iyi yaşaması içindir. Böyle bir ortamda kalitesizliğe yer var mı? Bence olmamalıdır.

Toplam kalite felsefesi sadece işletmelerde değil toplumumuzda uygulamaya başladığı an huzur, refah, gelişme teknoloji de kendiliğinden gelecektir.

Ancak Toplam Kalite felsefesinde insan gözardı edilir ve sadece bir üretim aracı, makine, alınan belgelerin, ödüllerin, madalyaların hiçbir anlamı kalmayacaktır.

Çabalarımız kuruluşlarda CEO’lardan kapıdaki güvenlik görevlisine kadar tüm çalışanlarımızı huzurlu bir işyeri ortamında “insan” olduğunun farkına varmasını temin etmek olmalıdır. Firma kültürümüz, Performansa dayalı ücret sistemimiz, Sosyal ve Kültürel etkinliklerimiz bu çabalarımızın en somut göstergeleri. olmalıdır

Türkiye’nin ve Dünyanın torunlarından ödünç aldığı çevremizi koruyarak üretmek en temel ilkelerimizden olmalıdır.

Kaliteli bir yaşama tüm Türkiye’ye ve sizlerle MERHABA DOSTLAR diyebilmek umuduyla....

Sami ÖZTÜRK İNSAN VE KALİTE Derneği Başkanı

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.