Devletler Neden Yıkılır?...

Mehmet KARATAŞ

Tarihteki bir çok imparatorluk  göçlerle ve göçlerin sonuncunda meydana gelen ahlaksızlık ve rüşvetle yıkılmıştır. 

Devletlerin yıkılmasına bir çok sebep sayılabilir. Ancak bu bir çok sebebi oluşturan temel sebep ahlaksızlıktır. Ahlaksızlığın temeli de yozlaşmadır. 

Libya devleti, Libya’nın lideri Muammer Kaddafi’nin Afrika’dan getirdiği bir milyon göçmenin ayaklanmasıyla yıkılmıştır. 

Aynı şekilde Irak’tan Suriye’ye geçmiş olan Irak ABD savaşı sırasındaki göçmenlerin, Suriye içerisindeki belirli terör örgütleriyle işbirliği neticesinde, bu gün Suriye’nin yüzde kırkbeşi terör örgütleri ve ne olduğu belirsiz devletlerin kontrolündedir. 

Bu gün Lübnan niye ayağa kalkamıyor, yetmişlerde Ortadoğu’nun Paris’i olarak bilinen Lübnan bu gün bir göçmen cennetidir. 

Yine bu gün Ürdün niye kafasını doğrultamamaktadır, nüfusu kadar Filistinli göçmene bakmaktadır da ondan.

Osmanlı’nın yıkılmasına sebep olanda bu göçtür. Yavuz döneminde İstanbul’a getirilerek yerleştirilen sözde müslüman kardeşimiz olarak bildiğimiz Arapların Saray’da cirit atmaları neticesinde, ahlaksızlık, rüşvet, suistimal, hırsızlık ve yolsuzluk yüzünden toplumun bozulması ve devleti kuran asli unsurun devletten uzaklaştırılması neticesinde yıkılmıştır. 

Ebû Müslim Horasânî ne demişti. 

“Onlar, dostlarının, dostluklarından  emin oldukları için, dostlarını kendilerinden uzak tuttular. Kendilerine bağlamak ve kazanmak için de; düşmanlarını yakın tuttular. Yakın tuttukları düşmanları dost olmadı. Ama uzak tuttukları dostları düşman oldu. Herkes düşman safında toplanınca yıkılmaları mukadder oldu.”

Tarihten ders almazsak geleceğimizi inşa edemeyiz. 

Bu gün gelinen noktada yine Osmanlı’nın hataları tekrar ediliyor.  Ancak Türkiye cumhuriyetini oluşturan Türk milletinin bu oluşuma asla geçit vermeyeceğine inanıyorum. 

Zira dikkat ederseniz son zamanlarda vatan, millet ve din-ü devlet laflarını ağzından düşürmeyen, beka, beka naraları atanlar, konu Türk ve Türkçülük olunca nasıl da çark ediyorlar. 

Solcusu, etnik kürtçüsü neyse de, liberali, islamcısı, fettöşcüsü, sözde milliyetçisi(Hangi milletse) nasıl da söz birliği etmişçesine Türkçüyüm diyenlere karşı, ırkçılık yaftası ile karşı çıkıyorlar. 

Zira Türklük ve Türkçülük kavramı siyasi, ideolojik ve dini hareketler için bir turnusol kağıdıdır. Çünkü Türkçülük kavramı bütün bu siyasi partiler, STK’lar ve dini gurupların ne mal olduğunu ortaya çıkarmaktadır. 

Türk milletinin bir ferdi olarak geleceğinizi şekillendirenler üzerinde bunları düşünerek destek olmalısınız. 

Karar senin. 
Varolsun Türk milleti. 
Yaşasın Türk devleti. 
Tanrı Türk’ü korusun ve yüceltsin.