Bu eylemin bertaraf edilmesinde canını feda eden bütün şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyoruz. Yakınlarına ve milletimize sabr-ı cemil niyaz ediyoruz. Yine bu direnişte yaralanan bütün Gazilerimize ve Milletimize şükranlarımızı sunuyoruz.

    Yaşanan her hadiseden gerekli dersler çıkarılarak benzer durumlarla karşılaşmanın önüne geçilmesi son derece önem arz etmektedir.

    Saadet Partisi olarak biz biliyoruz ki, özellikle son yüzyılda ülkemizde ve İslam dünyasında yaşanan olayları doğru anlayabilmemiz için insanlığın baş belası Siyonizm’i iyi tanımamız gerekmektedir. Sapık bir inanışın kendilerine gösterdiği Büyük İsrail hedefine ulaşmak için İslam ülkeleri içerisinde oluşturduğu işbirlikçi yapılar ve işbirlikçi yönetimler eliyle ifsad çalışmaları yürütmektedir. Bu amaç doğrultusunda başta ABD olmak üzere AB ülkeleri Siyonizm’in ve İsrail’in en büyük destekçileri ve hizmetkârlarıdır.

    Hususi olarak, ülkemizde yaşanan darbelerin arkasında üst akıl Siyonizm, en büyük destekçileri ABD, AB ve İsrail’dir. Bu darbe ve terör eylemlerini ülkemiz içinde gerçekleştirenler ise kukla vazifesi gören yapılar ve işbirlikçilerdir.

    Bu hakikatten hareketle verilecek mücadelede; kuklaların, maşaların yanı sıra asıl kuklacılara, maşayı tutan ellere odaklanmalı, dikkat edilmelidir.

    Gerek FETÖ gerek PKK ve diğer terör örgütleriyle mücadele edilirken diğer taraftan ABD ile stratejik ortaklığın devam ettirilmesi ciddi bir tezat ve tutarsızlıktır. Hala, AB kapılarında oyalanmak, beklemek çıkmaz bir yoldur.

    Terör yapılanması Siyonist İsrail ile dostluk kurmak ve bunu pekiştirecek adımlar atmak tam bir çelişki, samimiyetsizlik ve dış politika faciasıdır.

    Saadet Partisi olarak 15 yıldır ülkemizi tek başına yöneten AK Parti hükümetine şu çağrıda bulunuyoruz:

• Son 30 yıldır ülkemizdeki ve bölgemizdeki terör ve işgallerin, 15 Temmuz hain darbe girişiminin merkez üssü ABD İncirlik Hava Üssü kapatılmalıdır.
• AB sevdasından vazgeçilmelidir.
• İsrail ile olan ilişkiler askıya alınmalıdır.
• Bir an evvel bütün Müslüman ülkelerle İslam Birliği çalışması başlatılıp D-8 projesi aktif hale getirilmelidir.
• Milletin birliği ve kardeşliğini korumak ve güçlendirmek için kutuplaştırıcı, ayrıştırıcı üslup ve eylemlerden uzak durulmalıdır.
• Hain darbe girişimiyle ilgili mücadelede adaletten taviz verilmemeli, bu hususta azami hassasiyet gösterilmelidir.
• Bizim için en büyük tehlikenin kutuplaşma ve gerginlik olduğu unutulmamalıdır.

    Saadet Partisi olarak milletimizin, İslam dünyasının ve bütün insanlığın kurtuluşunun hak ve adalet ölçüleri üzerine Yeni Bir Dünya’nın kurulmasıyla mümkün olacağına inanıyoruz. Bu da ancak madden ve manen güçlü bir Türkiye’nin öncülüğünde İslam Birliğinin kurulmasıyla mümkündür.

    Cenab-ı Allah milletimiz ve İslam âlemini içinde bulunduğu bu dağınık, parçalanmış perişan durumdan, zulüm ve işgallerden, kardeş kavgasından, düşmanların sinsi ve hain planlarından korusun ve kurtarsın. Bu hususta bizlere İslam ve ümmet olma şuuru versin.