Acıpayam’da görenleri hayran bırakan ve takdir edilen bir görüntü.

Uzun yıllar önce dikilen ve zamanla büyüyerek hayli boylanan çam ağaçları sevgiyle büyüyor.

İlçe merkezindeki bir restorantın ek binasının içinde büyümeye devam eden çam ağaçları görenleri memnun ediyor.

İŞLETME SAHİBİNE TEŞEKKÜR

Yapının içinde büyümeye devam eden çam ağaçlarını dokunmayan işletme sahibi de müşteriler tarafından takdirle karşılanıyor.

Bu manzarayı görenler “Ağaca sevgi yeşile saygı olarak adlandırılan ve görenleri hayran bırakan ağaçlar görselliğe de hitap ediyor” dediler.

ATASI’DA BÖYLE YAPMIŞTI

Yıl 1929, Ağustos’un 21. günü.

Mustafa Kemal Atatürk, büyük önem verdiği yurt gezilerinden birini gerçekleştirmektedir. İstanbul’dan Bursa’ya Ertuğrul Yatıyla Dolmabahçeden yola çıkar.Yalova iskelesine yaklaşırken sahildeki büyük çınar ağacı dikkatini çeker. Çınarın heybetinden çok etkilenen Atatürk, tekneyle karaya çıkar ve çınarın gölgesinde bir süre dinlenir. Ardından çınarın yanına bir köşk yapılmasını ister.

21 ağustosta verilen karar ile başlanan köşkün yapımı 12 Eylül 1929’da tamamlanır.

Köşkün iç kısımları yapılırken yan tarafındaki çınar ağacının dalı çatıya değmekte, özellikle de rüzgarlı havalarda çatıya zarar verme ihtimali oluşturmaktaydı. Ustalar ağacın dalını kesme kararı aldılar.

Fakat bu karar için Atatürk’ten izin almaları gerekti.

Uğruna köşk yapılan koca çınar ağacını kesmeye kimse cesaret edemiyordu.

Kaşları çatıldı Mustafa Kemal’in. “Ağacın dalı kesilmeyecek, bina kaydırılarak ağaçtan uzaklaştırılacak”

Ahşap olduğundan köşkün yıkılıp yeniden yapılması da mümkündü. Fakat Mustafa Kemal, köşkün tramvay rayları üzerinde biraz ileriye alınmasını emretti. Bu görev İstanbul Belediyesine verildi.

Önce köşkün çevresi dikkatlice kazıldı. Temel seviyesine ulaşıldığında İstanbul’dan getirilen tramvay rayları döşendi. Dikkatlice ölçülerek yapılan çalışmalar sonucu köşk rayların üstüne yerleştirildi. Birkaç gün içerisinde de köşk 5 metre sola kaydırıldı. Böylelikle köşk yıkılıp yeniden yapılmaktan, çınar ağacı ise dalını kaybetmekten kurtulmuş oldu.