Öğrenciler ve Ebeveynler İçin Kaygıyla Başa Çıkma Yolları

Öğrenciler ve Ebeveynler İçin Kaygıyla Başa Çıkma Yolları

Uzmanlar sınavlarda yaşanan kaygılarla başa çıkmanın yolları hakkında önemli önerilerde bulundu.

A+A-

“Ebeveynler eğer çocuklarının sınavla ilgili tek başına baş edemediklerini düşünüyorlarsa veya yaşanılan bu kaygı gitgide artıyorsa bir destek almaları önemlidir” diyen uzmanların konu ile alakalı açıklaması şöyle:

“Biliyorsunuz ki hem lise hem de üniversite öğrencilerinin sınavlarına çok az kaldı. Hal böyle olunca çoğu öğrencide de sınav kaygısını gözlemliyoruz. Sınav kaygısı yaşayan öğrencilerin ebeveynleri de tabi bir o kadar kaygılılar. Öncelikle öğrencilerin eğitim süreçlerine nasıl devam edecekleri sınavlar yoluyla belirlenmektedir. Dolayısıyla öğrenciler ve ebeveynler için sınavlar kaygı oluşturmaktadır. Aileler çocuklarının başarılı olmalarını, iyi yerlere gelmelerini istedikleri için çocuklarına olumlu yaklaştıklarını düşünmekte fakat bu durum çocuklar için tam olarak böyle olmamaktadır. Bazen yaşanılan bu durum çocuklarda olumsuz sonuçlanabilmektedir. Bu durum ise sınav kaygısının oluşmasında etkendir. Olumsuz düşünce, anne ve baba tutumları, zamanı etkin kullanamama, fizyolojik ihtiyaçların karşılanamaması kaygıya neden olmaktadır.

“Olumsuz düşünceler ve duygular öğrencilerin bağışıklığını da de etkilemekte”

Ebeveynler çocuklarının iyi eğitim almaları için özel derslere, özel okullara, çeşitli kurslara göndermektedir. Hal böyle olunca birçok ebeveynde çocuklardan beklentiler artmaktadır. Bu durumunun çocuklarda başarılı olmalıyım, iyi notlar almalıyım aksi takdirde ailem bana kızar gibi düşünceleri doğurur ve sınav kaygısı oluşur. Eğer günlük yaşamda kaygı yaşamıyorsak sınavdan hemen önce veya sınav esnasında bu kaygılar oluyorsa bu duruma sınav kaygısı denir. Kaygının fiziksel belirtilerinde mide bulantısı, terleme, kalp çarpıntısı, baş dönmesi, uyuşma, nefes darlığı gibi fiziksel belirtiler mevcuttur. Öğrenciler sınav esnasında süreyi doğru kullanamamaktan, başarısız olmaktan, soruları yapamamaktan tedirginlik yaşar. Ve sınav kaygısı olan birçok çocuk kendisini arkadaşlarıyla kıyaslamaya başlar. Bu kıyaslama devam ettikçe kaygı daha da artmaktadır. Ve suçluluk duygusu, yetersiz hissetme gibi çeşitli olumsuz duygulara kapılır dolayısıyla sürekli olumsuz düşünür. Bu olumsuz düşünceler ve duygular öğrencilerin bağışıklığın de etkilemekte dolayısıyla öğrencilerde mide bulantısı, kilo kaybı, yemek yemeyi kabul etmeme gibi durumlar gözlenebilir. Öğrencilerin fiziksel belirtilerin yanında davranış değişikliği de gözlemliyoruz. Uykusuzluk, gerginlik, derse ilginin dağılması, sosyal geri çekilme, aileden uzaklaşma, sinirlilik hali gibi.

“Kaygı git gide artıyorsa bir destek almaları önemlidir”

“Öncelikle öğrenciler düşük not aldıklarında veya sınavları istedikleri gibi gitmediklerinde ebeveynlerinin onları sevdiklerini ve değer verdiklerini bilmeliler. Dolayısıyla bu noktada ebeveynlere bilgilendirme yapılmaktadır. Ailenin bu noktada tutumunu değiştirmesi önemlidir. Ders çalışma programları, nasıl ders çalışacağını bilmesi, düzenli beslenme ve düzenli uyku oldukça önemlidir. Gevşeyemediklerini düşünüyorlarsa bununla ilgili gevşeme egzersizi veya meditasyon yapılabilir. Öğrencilerin başarı düzeyinde ciddi bir düşüş gözlemlenir. Dikkat dağınıklığı, odaklanamama ve kaygının fiziksel belirtilerindeki artış yani mide bulantısı, terleme, iştahsızlık gibi şikayetlerde artış gözlemlenir. Ebeveynler eğer çocuklarının sınavla ilgili tek başına baş edemediklerini düşünüyorlarsa veya yaşanılan bu kaygı git gide artıyorsa bir destek almaları önemlidir. Bu noktada bir psikoloğa başvurup terapi desteği önerilmektedir”

(İHA)

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.