CENGİZ AYTMATOV ENSTİTÜSÜ!..
…15 Şubat 2025 Cumartesi akşam haberlerinde sadece yüzümüzü değil özümüzü de sevindiren bir haberle karşılaşıyoruz;
Ankara’da “Cengiz AYTMATOV ENSTİTÜSÜ Kuruldu”
Peki Kimdir Cengiz AYTMATOV? Bilmemek ayıp değil. Önce bilmeyenler için Cengiz AYTMATOV’u hatırlatmış olalım müsaadenizle:
Cengiz AYTMATOV:
12 Aralık 1928 tarihinde Kırgızistan'daki Talas eyaletinin Şeker köyünde doğar. Babası Törekul Aytmatov, Sovyet Kırgızistan'ında seçkin devlet adamıdır. 1937'de tutuklanır ve 1938'de kurşuna dizilir. Tatar olan annesi Nagima Hamziyevna Abdulvaliyeva tiyatro aktrisidir.
Gençliği sıkıntılı bir döneme denk gelir. II. Dünya Savaşı yıllarında on dört yaşında köyündeki sekreterliğe girer. Burada tarım makinelerinin sayımı, vergi tahsildarlığı gibi işlerde çalışır.
Köyünden, Kazakistan'a giderek Cambul Veterinerlik Teknik Okulu'nda okur. Daha sonra şimdiki Kırgızistan'ın başkenti olan Bişkek'e giderek burada Frunze Tarım Enstitüsü'nde öğrenimine devam eder. Ardından Maksim Gorki Edebiyat Enstitüsü'ne geçer ve 1956 ile 1958 yılları arasında Moskova'da okur.
Yazmaya bu yıllarda Pravda gazetesinde başladı. Yazdığı eserleriyle üne kavuşur ve 1957 yılında Sovyet Yazarlar Birliği'ne üye kabul edilir. 1963'te SSCB’deki Nobel Edebiyat Ödülü’nün dengi olan “Lenin Ödülü”nü alır. Eserleri yüz elliyi aşkın dile tercüme edilir. 1990-1994 yıllarında Sovyetler Birliğini ve Rusya'yı, sonra ise 2008 yılına kadar Kırgızistan'ı büyükelçi olarak temsil eder.
Aytmatov, Gün Olur Asra Bedel romanının film çekimleri için gittiği Rusya'nın Tataristan Cumhuriyeti'nin başkenti Kazan'da 16 Mayıs 2008 rahatsızlanır ve böbrek yetmezliği teşhisiyle tedavi için Almanya'ya götürülür. Almanya'nın Nürnberg kentindeki Klinikum Nord'da tedavi gören Cengiz Aytmatov, 10 Haziran 2008 tarihinde Nürnberg'de hayatını kaybeder…
İşte Kırgızların bu büyük edebiyatçısı ülkemizde şu romanlarıyla tanınır:
Dağlar Devrildiğinde - Ebedi Nişanlı (Son romanı - 2007
Darağacı - Dişi kurdun Rüyaları 1988 Gün Olur Asra Bedel 1980 Fuji-Yama Fuji Dağının Tepesi, 1973 Beyaz Gemi 1973 Al Yazmalım1963 Elveda Gülsarı 1963 Dağlar ve Steplerden Masallar 1963 İlk Öğretmenim 1962 Cemile 1958 Zorlu Geçit 1956 Toprak Ana 1963 Cengiz Han'a Küsen Bulut 1990 Çocukluğum Kızıl Elma 1964 (Hikâye) Elveda Gülsarı 1963 Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek Sultan Murat Yıldırım Sesli Manasçı Dişi Kurdun Rüyaları 1986 Kassandra Damgası 1995
Romanları ve hikâyeleriyle Türk okuru tarafından çok sevilen Cengiz AYTMATOV onuruna , 25-27 Ekim 2007 tarihlerinde Elazığ’da düzenlenen “15. Hazar Şiir Akşamları” törenlerinde binlerce Elazığlı Elazığ caddelerinde yürüyerek sevgilerini göstermişlerdir Cengiz AYTMATOV’a… Elazığ Belediyesi de bir parka yazarın adını vermiştir.
Elazığ Hazar Şiir Akşamları’nda adına etkinlik düzenlenen şairler:
Fikret MEMİŞOĞLU, Niyazi Yıldırım GENÇOSMANOĞLU+ Cinani DÖKMECİ, İshak SUNGUROĞLU, Harputlu Şair Hacı HAYRİ BEY, Fethi GEMUHLUOĞLU, Ahmet KABAKLI, Bahtiyar VAHABZADE, Elmas YILDIRIM, Mağcan CUMABAY, Cengiz AYTMATOV, Necip Fazıl KISKÜREK, Ahmet YESEVİ, Mehmet Akif ERSOY+Mustafa CEMİLOĞLU, Yahya Kemal BEYATLI, Yunus EMRE, Arif Nihat ASYA, Ali Şir NEVAİ, Vatan+15 Temmuz Şehitleri…
Ayrıca; KKTC Cumhurbaşkanı Rauf DENKTAŞ, İskeçe Müftüsü Mehmet Emin AGA, Gümülcine Müftüsü İbrahim ŞERİF, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan NAZARBEYEV, Kırgız yazar Cengiz AYTMATOV, Prof. Dr. Turan YAZGAN, Kırım Tatar Milli Meclis Başkanı Mustafa Abdülcemil kırımoğlu’na TİKA(Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığınca Türk Dünyasına katkılarından dolayı “TÜRK DÜNYASI HİZMET ÖDÜLÜ “verilmiştir.
Değerli okurlarım, ATATÜRK’ün Cumhuriyetimizin 10. Yılında 29 Ekim 1933 tarihinde Ankara’daki Ziraat Bankası lokalindeki yaptığı konuşmasındaki Türk Dünyasına yönelik şu sözleri bizler için hem bir uyarı hem de yerine getirilmesi gereken bir vasiyettir:
“Bugün Sovyetler Birliği, dostumuzdur; komşumuzdur, müttefikimizdir. Bu dostluğa ihtiyacımız vardır. Fakat yarın ne olacağını kimse bu günden kestiremez. Tıpkı Osmanlı gibi, tıpkı Avusturya-Macaristan gibi parçalanabilir, ufalabilir. Bugün elinde sımsıkı tuttuğu milletler avuçlarından kaçabilirler. Dünya yeni bir dengeye ulaşabilir. İşte o zaman Türkiye ne yapacağını bilmelidir… Bizim bu dostumuzun idaresinde dili bir, inancı bir özü bir kardeşlerimiz vardır. Onlara sahip çıkmaya hazır olmalıyız. Hazır olmak yalnız o günü susup beklemek değildir. Hazırlanmak lazımdır. Milletler buna nasıl hazırlanır. Manevi köprüleri sağlam tutarak. Dil bir köprüdür… İnanç bir köprüdür… Tarih bir köprüdür… Köklerimize inmeli ve olayların böldüğü tarihimizin içinde bütünleşmeliyiz. Onların (Dış Türklerin) bize yaklaşmasını beklemeyiz. Bizim onlara yaklaşmamız gerekli…”
İşte Türkiye Cumhuriyetindeki bütün kurum ve kuruluşlar için bir vasiyet olan bu sözlerin mânâsına uygun olan MHP Genel Merkezinde Cengiz AYTMATOV ENSTİTÜSÜ’nün kuruluşu ile ilgili haberi dinliyoruz
Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) Genel Sekreteri Sultan Raev ve çok sayıda davetlinin katıldığı tanıtım toplantısında Enstitü Müdürü İhsan TOPSAKAL yaptığı konuşmada şunları söyler:
“”Türk kavminin kızıl elması, birlik ve beraberlik içinde güçlü olmaktır. Güçlü olmanın püf noktası ise Türk kavimlerini iyi tanımaktan geçer. Onların örf, adet, gelenek ve göreneklerini öğrenmek için destanlarını, divanlarını, hikayelerini, hikmetlerini velhasıl edebiyatına dair bütün geçmişi iyi bilmeniz gerekir. İşte bu enstitü, tarihin bizlere yüklediği vasiyet günümüze dair sorumluluk, geleceğe dair mirasımızdır!..””
Konuya ilişkin daha geniş haberleri Google den okuyabilirsiniz değerli okurlarım.
Biz de insana heyecan veren bu güzel haber için başarı dileklerimizi sunuyoruz…
MUHABBETLE… SEVGİLERİMLE
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.